aze
   
  WwW.ALiDuNyA.Tr.Gg
  Hikayeler
 

KISKANÇLIĞIN SONU

BEN ONUNLA MAHALEMİZDE TANIMIŞTIM ÇOCUK HİÇ BENİM TİPİM DEĞİLDİ ASLINDA ONA KARSI ÇOK ŞEYLER HİSSEDİYORDUM...BİR GÜN BANA ÇIKMA TEKLİFİ ETTİ BİR ANDA KARAR VEREMEDİM ÇÜNKÜ O ÇOK BELALI BİRİYDİ BUNU AİLEM ÖĞRENİRSE BAŞIMA GELECEKLERDEN KORKUYORDUM...AMA NE YAPABİLİRDİM ÇÜNKÜ ONU ÇOK SEVİYORDUM NEYSE ÇIKMA TEKLİFİNİ KABUL ETTİM 6 AYDIR ÇIKIYORUZ TAKİ BU GÜNE KADAR BU GÜN ONUNLA MSN DE KONUŞTUK GENE HER ZAMANKİ KISKANÇLIĞINI YAPTI BENDE BU SEFER DAYANAMADIM ZATEN SİNİRLİYDİM Bİ DE O ÜSTÜME GELİNCE DAYANAMADIM YETER ARTIK BİTSİN DEDİM BTMESİN DİYE BANA ÇOK YALVARDI AMA BEN ARTIK KARARIMI VERMİŞTİM DAHA SONRA DUYDUM Kİ BAŞKA BİRİYLE ÇIKIYO İŞTE BUNLAR BÖYLE ŞEREFSİZ BUNLARIM GEÇREK SEVGİSİNE İNANILMAZ AMA BEN ONU HALA ÇOKKK SEVİYORUMM VE SEVMEYEDE DEVAM EDİCEM O BENİM BİRİCEK AŞKIM SENİ ÇOKKKK SEVİYORUM AGİT


ACI


Aci...
Sizin için ne derece önemi var bunu bilmiyorum ama ben bu satırları yazarken gözümden damlalar akıyor klavye üzerine. Erkekler ağlamaz lafı bana göre değil. Ağlamaktan hiç utanmadım,duygularım,acılarım beni boğduğu zaman hep ağladım.Yine ağlıyorum... Sizleri tanımıyorum ama sizlerle paylaşmak istiyorum.Lütfen;bu satırlara bir seven olarak sahip çıkın ve lütfen yazılı satırlar olarak geçmeyin. Okudukça yeryüzünde insanlar neleri yaşarmış diyeceksiniz buna eminim. Bir memur ailenin en küçük çocuğu olarak babamın tayininin çıktığı bir köye taşındık.Huzursuzdum,okulumu bir köy okulunda okumaktansa ,şehirde medenice okumak istiyordum.kaydımı yaptırdı babam okula.İlkokul 4. sınıftan başladım köy okuluna.Beni bir sınıfa verdiler.Öğretmen köyde yabancı olduğumu biliyordu ve hangi sıraya oturmak istiyorsan otur dedi bana.Bir kızın yanı boştu sadece oraya oturdum.Hayatımı adadığım,gidişiyle beni bitiren insanla ilk o zaman tanıştım.İsmi Altınay idi.Çocuk yaşımda bile onun güzelliği beni çok etkilemişti.Masmavi gözleri,gamze yanakları ile arada bir bana dönüp gülüşü,yanlış yazdığım notlarımda kendi silgisiyle defterimdeki hatayı silmesi beni o minik yaşımda ona bağladı.O dönemlerde çocukça bir arkadaşlıktı. Zaman ilerledikçe onsuz tek saniye geçiremiyordum.ya ben onlara gidip ders çalışıyor, yada o bize geliyordu.Mükemmel bir paylaşımcıydı.Yüreğini,sevgisini,dostluğunu daha o yaşta vermişti bana.İlkokulu birlikte okuduk ve aynı sırada bitirdik.Hep onunla hep ona biraz daha alışarak. Ortaokula geçtiğimizde ailelerimize rica ettik ve bizi aynı okula yazdırdılar, hatta aynı sınıfa,hatta aynı sıraya oturmamız için babalarımız öğretmenlere adeta yalvardılar.Başarmıştık. Yine aynı sıradaydık.Geride kalan ilkokul dönemindeki iki yılda anladım ki onsuz hayat bana huzur vermiyordu.Yaşımız olgunlaştıkça o beni,ben onu daha çok seviyordum.Çocukça başlayan arkadaşlığımız sevgiye aşka dönüşmüştü ortaokul yıllarımız bitmek üzereyken.Şehir merkezinde.Ailelerimiz liseye geçtiğimiz sırada ortak bir karar aldılar.Buna göre tek ev kiralayacak ikimiz aynı evde kalacaktık.Annem de bizimle kalacaktı.Allah'ım o karar bize iletildiğinde dakikalarca sarmaş dolaş kutlamıştık bunu.Ona aşık olmuştum.Aynı duyguları o da paylaşıyordu ve bunu fareden ailelerimiz okul bittiğinde evlendirelim diye karar almışlardı bile.Ona tapıyordum artık.Haşa Allah'a şirk koşar gibi günah işlercesine seviyordum.İlk elini tuttuğumda sakın bir daha bırakma demiştim. Yanakları kızarmıştı,utanmış ve başını önüne ! eğmiş,gülümsemiş ve elimi sıkı sıkı kavramıştı.Artık her gün elele tutuşup okula gidiyor okuldan çıkarken elele dolaşıyor geziyor öyle gidiyorduk evimize.Arada bir elleri terler ve her terleyişte elini elimden kurulamak için çekerdi.Bunu her yaptığında kızar elimi bırakma diye azarlardım,hep tamam tamam diyerek gülümser ve hızla elini avucuma sokuştururdu. Her şey harikaydı,dünya cennet gibiydi gözümüzde.Yıllar akıp gidiyordu mutluluk içinde.Nihayet liseyi de bitirmek üzereydik.karne dönemi gelmişti.Karnelerimizi aldık hiç kırığımız yoktu.Sevinçle sarıldık birbirimize elimi tuttu.bunu kutlamak için bir cafeye gidip cola içerek kutlayacaktık.Okulun az ilerisinden geçen bir çakıl yol vardı.Her zaman toz duman içinde olurdu.çakıllarla kaplıydı.O yolun benim ve ölürcesine sevdiğim insanın ayrılmasında bu kadar rol oynayacağını bilsem hiç girer miydik o yola.Neler vermezdim o yolu yürümemek için. Eli yine elimdeydi,ansızın elini çekti,terlemişti yine eli.Sanırım dört adım atmıştım.Dönüp yine azarlayacaktım.Çünkü hem elimi bırakmış,hem de geride kalmıştı.Dönüp baktığımda Dünya başıma yıkıldı.Sanki gök kubbenin altında kaldım.yerdeydi ve yüzünden kan fışkırıyordu.ne yapacağımı bilemedim üzerine kapandım yüzüne yapışmış saçlarını kaldırdığımda hayatımı bitiren o görüntüyle karşılaştım.Başı kesilmiş bir tavuk gibi çırpınıyordu.Suratına bir taş parçası bıçak gibi saplanmıştı ve bakmaya doyamadığım mavi gözlerinden biri akmıştı.Suratının yarısı yoktu.Hırlıyordu bana bir şeyler demek istiyor kanla kaplı diğer gözünü temizleyerek bana bir şeyler demeye çalışıyordu.Yoldan geçen bir kamyonun tekerinin altından fırlayan bir taş suratına saplanmıştı.Ölürcesine bir aşkı,geleceğimizi kibrit büyüklüğünde bir taş parçasının bitireceğini bilemezdim.Donuk donuk hiç konuşamadan yüzüne bakmaktan başka bir şey yapamıyordum. Ellerini tuttum kaldırdım başını göğsüme dayadı ve elimi sıkı sıkı tuttu.Akan kan ellerimize damlıyordu.Yoldan geçen bir araba durmuş bizi seyrediyordu,hastaneye yetiştirelim dediğimde kanlı olduğu için almadı ve kaçtı gitti.Kimse arabaya almıyordu.çevreme bakıp yardım eden demekten,ona dönüp seni seviyorum,beni bırakma,dayan demekten başka bir şey yapamıyordum.İki dakikalık bir çırpınıştan sonra kucağımda öldü.Cennet olan Dünya 5 dakikada cehenneme döndü.Tam dokuz yıl oldu onu yitireli.Kendime olan güvenimi yitirdim.Artık kimseyi sevemem,kimsede beni sevemez korkusundan kurtaramıyorum kendimi.Bitkisel hayatta gibiyim.Tek elimde kalan bu net.bu net aracılığıyla sizinle paylaşmak istedim.Yitiren,ya da ben yitirenle paylaşmak isteyen herkese elleri terlese bile ellerimi bırakmamaları şartıyla elimi uzattım.Dost,kardeş,arkadaş ne olursanız olun ama elimi bırakmayın.Size sesleniyorum, elimi bırakmayın lütfen...



Sessiz Çığlık Yada Haykırış...

Trenler hani o insanları alıp sevdiklerine götüren ve onlardan ayıran eskinin kara çirkin,şimdininse, güleryüzlü trenleri...
İşte onlardan biri bu gece beni'de sevdiğimden ayırdı.Hiç acımadan beni istasyonda bırakıp alay eder gibi arkasına bile bakmadan dumanlarını savurarak çekip gitti yanımdan...
Oysa ilk indiğimde ne kadarda mutlu inmiştim o trenden.Çünkü sevdiğim istasyonda beni bekliyordu,ilk indiğimde çok çok mutluydu elimi sımsıkı kavrayıp"hoşgeldin!"dedi. Sesi titreyerek ve gözlerimin içine bakıp çok mutluyum dedi çok.Evet o gün her ikimizde çok mutluyduk alabildiğine mutlu,coşkulu.Geceye kadar çok güzel ve keyifli bir gün geçirdik.Gözlerimizin içine bakarken içimiz titredi bunlar o an o kadar gerçekti'ki gözlerindeki sevgiyi gördüm gerçekti evet aşktı bu o kadar belliydiki şu an bile bunu hissedip titriyorum.O sevgi vardı evet buna yemin edebilirim OYSA ŞİMDİ BU SEVGİ BENİM DİRİ,DİRİ GİRDİĞİM BİR MEZARIM OLDU...
Sonra o gece istasyonda evet hayatımda asla unutamayacağım bir andı hiç bir aşk bu kadar güzel olamazdı,hiç bir flim sahnesi bile bu kadar güzel çekilemezdi.Çünkü gerçekti o sahnede değildi,oyunda değildi. Sımsıcak,mutlu,huzurlu,güven dolu bir sevgiydi ve hiç kimse yaşamamıştır o an bizim yaşadığımızı sadece birbirimizi seyrettik hiç konuşmadan sadece aşkla,sevgiyle,hasretle seyrettik...
Evet istasyonda o karanlıkta gözlerimizi birbirinden ayırmadan seyrettik her ikimizde birbirimizi,kalbimiz deli gibi atıyordu.Muazzam bir yakınlıktı,aşktı(o an orada kalıp ölseydim elleri ellerimde bir ara elimi göğsüne koydum oda elini getirip elimin üstüne koyup bastırdı elimin altında deli gibi atan kalbinin atışını hissettim.Hayatımda duyduğum tüm seslerden çok çok daha güzel bir sesti.Çünkü o an o kalp benim için atıyordu.)Sanki hiç bitmeyecek bir aşktı sonsuzluk gibi uçsuz bucaksız bir sonsuzluk...
Sonra bana yazdığı o mektup.
İlk mektubuydu bu bana yazdığı(ne acıdır ki sonuncusuydu da aynı zamanda.)
Canımın içi bir tanem seni çok seviyorum inan bir an bile aklımdan çıkmıyorsun.
Canım ne olur beni hiç unutma seni gerçekten yürekten sevgi dolu bir kalple sevdim.
Bir tanem kendine iyi bak olmaz mı?Ve beni sakın hiç bırakma,beni hiç unutma seni YÜREĞİME KAZIDIM ORADAN ÇIKMAYACAKSIN.
AŞKIMSIN SEN

NOT:Unutma dünyanın bir köşesinde senin için atan bir kalp var...
NERDE... HANİ O KALP....BEN YİNE BURDAYIM AMA SEN YOKSUN YOKK YOK...
Küçük bir tartışmamız olmuştu o zamanda attığı mesajı hala durur ve her zamanda duracak benimle yaşayacak tüm anıları gibi...
İşte mesajı Ahhh benim kıymetlim,seni ben nasıl bırakırım? Sana kızarmıyım? Seni ben çok seviyorum ne olur böyle söyleme bir daha,sensizliği düşünemem asla.
Ah be deli gönlüm sen söyle onu nasıl sevdiğimi,sen söyle,sen söyle...
İŞTE..MEKTUP VE MESAJ....YA SONRASI...
Ben ona giderken sevgimi yükleyip götürmüştüm ve bu uğursuz gecede aynı sevgiyi suratıma bir tokat gibi çarpılarak yüklenip geriye alıp geldim.Tabi bir enkaz bir kadavra olarak döndüm geriye...
Ve ayrılıken memleketimin o güzel beldesi olan ........'den ......'e kadar yürüyerek ulaştım ve biliyormusunuz ben İSTANBULLU'yum ilk defa bu yolu katettim.
........ ....... yolunu bilirmisiniz? Arası ne kadar çeker ben bu gece öğrendim.İnsanın gecenin bir vaktinde göze alamayacağı kadar uzak ve bir kadının onuruna dokunacak şekilde gönderildim ben bu yola...
Önce kendisinin götüreceğini söyledi,sonra ise bir taksi ile göndereceğini söyleyip kendisiden uzaklaşmamı gecenin karanlığına karışıp gözden kaybolmamı hiç kılını bile kıpırdatmadan izledi.Bende ona uydum bu erkek benim yok olmamı istiyordu gecenin karanlığına karışmamı ve kaybolmamı istiyordu ve bende bu çağrıya uyup yok oldum çünkü onu seviyordum hemde çok seviyordum ve sevdiğim benim karanlığa karışmamı istedi bende karıştım yok oldum.Bunu hakettim mi?HAYIR ASLA haketmedim kim hakederki böyle severken ve hangi erkek kıyarki böyle güzel bir sevgiye böylesine seven bir kalbe nasıl kıyılır hele karşısında kendisine bakmaya bile kıyamayan bir sevgiliye kim kıyar...KIYILIYOR İŞTE.....
Ama sevdiğim öyle istiyordu ondan nefret etmemi istiyordu.Bu sevginin hiç yaşanmamış olması dileğini ve pişmanlıklarını haykırdı yüzüme gözlerimin içine bakıp git! dedi git artık ve bir daha da beni arama hiç ama diye de ekledi.O gece sakinlikle karşıladığım sözler şu an bir bıçak gibi saplanıyor kalbime zaten acıyan canım çok daha fazla yanıyor bin kat daha fazla acıyor şimdi.Yalnızca bu değil daha evvel sevdiği kadınların arasına bile girmediğimi,giremeyeceğimi haykırdı yüzüme benden sadece hoşlanmış evet çok hoşlanmış.Ve bende ona inandım çünkü hiç yalan söylemezdi,söyleyemezdi benim sevdiğim tabi ben hariç...
Daha evvel bir çok kez yüzüme benim neyimi seviyorsun diye sordu.Ama bilmediği kalp bu gönül işte gelipte banamı soruyor!Ya bu seni Üzer mi?Sever mi? Yoksa seni yaşayan bir ölü haline getirip ondan sonra ardına bile bakmadan gider mi diye bana mı soruyor.Hayır gidip aşık oluyor işte.
Ayrılırken birşey istedim,bir şapka çünkü onun kokusu vardı onda bense onu yanımda taşımak o kokuyu her an içime çekebilmek istedim bir, bir bağımlı gibi.Bana hayır dedi.Sende hiç bir şeyim kalmamalı(bırakmadıda zaten aldığı hediyeyi bile geriye istedi.Oysa bende kalan çok büyük bir şeyin vardı AŞKIN SEVGİLİM aşkını götürdüm yanımda ve hala onu yanımda içimde taşıyorum tüm benliğimde,tüm ruhumda ölene dek de taşıyacağım...)vermem dedi.Bende bunu sana söylemeden de alabilirdim diyince bunun bir terbiyesizlik olduğunu söyledi.
O an benim içimden geçenleri bilmiyordu ki,benim aklımdan şimşek gibi geçen ne yaparsan yap senden soğumamı,nefret etmemi sağlayamazsın çünkü seni seviyorum ve sevmeye de devam edeceğim beni bundan vazgeçiremezsin asla...
O ......... ........ arasında bu sözler kulağımda çınladı.Ve içimdeki ses bana o sana neler yaptı.Onu sevme,ondan nefret et,hatta intikam al demedi,diyemez nasıl desinki olmaz olurmu hiç. O zaman aşk olmaz,sonra onu deli gibi çılgın gibi severken nasıl olsun bu imkânsız bir şey CANIM O BENİM ÖMRÜM CENNETİM... EVET CENNETİM BENİM...
VE BEN ONU ÇOK EVET ÇOK SEVİYORUM SENİ SEVGİLİM ÇOK SEVİYORUM O KADAR ÇOK Kİ HEMDE...ANLATAMAM ÇÜNKÜ BUNU TARİFİ YOK...
Ama sen benden çok kolay kurtulup sıyrıldın çünkü ben diğerleri gibi yapışıp kalmam benim adım FERDA ben kimseye benzemem hele senelerce seni arayıp bizar etmeyeceğim bunu yapmayacağım hiç hemde.Tek yapacağım sadece her yaptığına,kullandığın her kelimeye rağmen seni sevmekten asla vazgeçmeyeceğim.
Ama o sözler kulaklarımda çınlayacak hep aklımda ve beynimin bir köşesinde kalacak...
Artık bitti bu aşk hiç olmadı ki zaten tabi bu benim için geçerli değil ben hala seviyorum seni..
Oysa bir gece evvel uyumadan sabahlayıp 10.45'teki trene yetişmeye çalıştım olmadı.Bir an evvel duyacaklarımı yada hayal ettiklerimi düşündüm istasyonda.Artık ne olursa olsun diyordum ama benim gözümün önünde önünde olsun öyle bir pazar günü telefonla arayıp bittiğini duymak yerine ben kulaklarımla duyayım.Ama 10.45 yerine 12.40'taki trene binebildim o arada bekleme salonunda öyle durmuş bakıyordum cama dayanmış etrafı seyrediyordum.Gözümden akan yaşları fark edecek durumda bile değildim.Ta ki polisleri karşımda görene kadar önce silmeye çalıştım ama sonra artık bunun bir önemi yoktu o an sanki camdan bir fanus içindeki balık gibiydim. Sanki nefes alamakta zorluk çekiyordum.Ayrı ayrı iki grup polis gelip beni sarsmış ve neyim olduğunu sormuşlardı.Ama ben onlara bir şeyim olmadığını söyledim o an için hiç bir şeyim yoktu ama şu an var ben bu yazıyı tren'de yazıyorum ve hayatımı herşeyimi canımdan bile çok sevdiğim erkeği geride bırakarak bindim ben bu trene. Ve sana söyleyecek son bir sözüm var!...
hemde çok seviyorum...
Birde kendim için bir şey yapacağım bir daha asla trene binmeyeceğim kendime söz verdim çünkü ve işte Haydarpaşa'ya geldik zaten iniyorum bu son bitti her şey hayatım herşeyim geride kaldı....
__________________
Gün batar hasretin çöker içime
Bir garip olurum senden uzakta
Gözümde büyür mesafeler
Bir şeyler düğümlenir boğazıma
Dar gelir o zaman bomboş sokaklar
Sığdıramam yüreğimi koca şehre
Hiç bir şey istemem yalnızlığıma senden başka
Bir tek hayalin yeter ıslak gözlerime...


Bir Aşk Gerçeği AĞLICAKSINIZ



Sabah uyandığında midesinde bir yanmahisseti.Yanmanın nedeni akşam yedikleri değil,uyanır uyanmaz bugün yapacaklarının aklına gelmesiydi.Bugün 2 yıldır götürmeye çalıştığı bir birlikteliği bitirecekdi.Aslında bunuyapmakda geç bilke kalmıştı.
'Bitmeli dedi içinden' ,Hergün bu tatsız uyanış bitmeli.Genç adam bunları düşünürken suratı şekilden şekile giriyordu.Süratle giyinerek dışarı çıktı.Bugüne kadar hiç bekletmemişti onu,şimdide bekletmemeliydi.İstanbul,soğuk ve yağmurlu bir Nisan ayı yaşıyordu.Genç adam gök yüzüne bakarak iç geçirdi; 'Bulutlar bizim yaşayacaklarımızı biliyor,onlar bile ağlıyor halimize'...
BULUŞMA VAKTİ
Artık Kadıköy iskelesindeydi.Birkaç dakikalık beklemeden sonra karşıdan kız arkadaşının geldiğini gördü.Şimdi midesindeki ağrı dahada artmıştı.
Beşiktaş'a geçtiler.Yolculuk sırasında hiç konuşmadılar.Genç kız,sevgilisinin bu durgunlığuna anlam verememişti.Nereden bilecekdi bugünayrılık çanlarının çalacağını...
Beşiktaş'a geldiklerinde bir cafede oturdular.Genç kız anlamıştı sevgilisinin kendisine bişey söylemek istediğini.Bana bir şey mi söylemek istiyorsun'diye sordu.Genç adam,gölerini kaçırarak 'Evet' dedi.Genç kız heyecanlanmiştı,birazda sinirlenerek'Söylesene,ne diye bekliyorsun' dedi.Genç adam içini çektikden sonra'Sence biz nereye kadar gideceğiz?' diye sordu.Genç kız,' Bunu sorma gereğini niye duydun?' diye yanıt verdi.Genç adam söze başladı...'Birkaç ay önce akşam 23.00 sana telefon açıp senim için yazdığım şiiri okumak istemiştim.Sen bana' Sırasımı şimdi canım yaa,işin gücün yokmu' demiştin.Biliyormusun o an nkavt olan bir boksör gibi hissettim kendimi.Özür dileyip telefonu kapatmıştım.Daha sonra benden bu şiiri hiç istememiştin.Geçenlerde hasta olup yataklara düştüğümde arkadaşlarımla birlikte sende gelmiş,Meral'in 'sen şanslısın,sevgilin sana bakar' sözüne 'İşim yokda sanamı bakacağım,annen baksın'demiştin.Hatırladın mı?
DUYGUSALLIĞI SEVMEM
Genç kız,'Biliyorsun ben duygusallığı sevmiyorum.Hem hasta bakıcı gibi göründüğümü kimse söyleyemez' diye yanıtladı.Genç adam güldü, 'Evet canım haklısın.Zaten olmak istesende bu kalbi taşıdığın sürece hasta bakıcı,hemşire falan olamazsın.'
Genç adam devam etti...'Bana şimdiye kadar kaç kere sabahın erken saatlerinde güzel sözcüklerden oluşan bir mesaj cektin?Hiç...Hatta günün hiçbir saatine çekmedin.Duygusallığı sevmeyebilirsin.Ama sen seni seven insanlarıda mutlu etmeyi sevmiyorsun.Halbuki ben senin tam tersine kendimden çok insanları mutlu etmeyi seviyorum.Seni tanıdığımdan beri her sabah,her akşam,her gece yani seni andığım her saat tatlı bir mesajım vardı senin için biliyor musun?Seninle ben akla kara gibiyiz.Genç kız anlamıştı,'Yani ne istiyorsun benden şair olmamımı?'
Genç adam tekrar gülümsedi içinden.Dün gece ayrılık karaının nekadar doğru olduğunu düşündü. 'Hayır' dedi, 'Şair olmanı istemiyorum.Olamazsın da...Biz ayrılmalıyız.Ayrılsak ikimiz içinde en hayırlısı bu olacak.
Genç kız şaşırmıştı,'Neden ama?Ben seni seviyorum.Seninde beni sevdiğini sanıyordum.
Genç adam iç çekerek'Hayıt canım,sen beni sevdiğini zannediyorsun.Eğer beni sevseydin şimdi başka şeyler konuşurduk' dedi.
Genç kızın gözleri yaşarmıştı.Genç adam cebinden çıkarttığı mendili uzattı,gen kız gözyaşlarını silerek 'Sen bilirsin,umarım beni bir başkası için bırakmıyosundur...' dedi.
Genç adam'Nasıl böyle bişey düşünürsün, senden başka kimse olmadı ve uzun zaman da olacağını sanmıyorum' yanıtını verdi.Genç adam ve genç kız iki sevgili olarak oturdukları bu masada artık iki yabancıydı.Birkaç dadika sessizce oturdukdan sonraGenç kız 'Tamam o zaman sana mutluluklar dilerim' diyerek elini uzattı.Genç kızın sesi ve eli titriyordu.Genç adam, 'İstersen arkadaş kalabiliriz' dedi.Birbirlerine son kez sarıldılar.
BEN DOĞRU YAPTIM
Genç adam doğru yaptığına inanıyordu.Eve döndüğünde yürümekden bitap bir haldeydi.Odasına girdi.Gece bitmek bilmiyordu.Sabah erken kalkıp işe gidecekdi,uyumalıydı.Birkaç saat sonra uykuya dalmayı başardı.Sabah 7'de saatin ziline uyandı.Evden çıkacağı zaman cep telefonuna baktı,mesaj ve 10 cevapsız arama vardı.Yorgun olduğu için duymamıştı telefonun sesini.Aramalar ve mesaj sevgilisindendi.Heyecanla mesajı açtı,şunlar yazıyodu
Sadece onları sevmeyi sevdim
Hepsini onlarsız yaşadımda
Bir seni sensiz yaşayamıyorum
Bu aşkı tek kalpte taşıyamıyuorum
Sana yemin güzel gözlüm bir tek seni sevdim
Ve seni severek öleceğim,elveda birtanem...
Genç adam şaşırmıştı.Onu tanıdığı günden beri ilk defa şiir alıyodu ve üstelik sabahın beşinde yazmıştı.Heyecanla onu aradı,telefonu yabancı bir ses açtı.Genç adam ' nalan'la görüşebilirmiyim?' dedi.Ama karşıdaki ağlıyordu,hıçkıra hıçkıra hem de...Ben onun annesiyim yavrum,kızım bu sabah intihar etti.Gece sabaha kadar birilerini arayıp durdu.Sabah odasının ışığını sönmemiş görünce girdim.Yavrum kendini asmıştı........
YIĞILIP KALDI
Genç adam beyninden vurulmuşa döndü.Bir gün önceki miğde ağrısının iki katını çekiyordu şimdi.Olduğu yere yığılıp kaldı...
Birkaç ay sonra iki doktor konuşuyordu hastanede.Doktorlardan biri diğerine karşıdaki hastanın durumunu soruyordu.Doktor yanıt verdi...'Haaa o mu? Üç ay öncegetirdiler.Kendisi yüzünden bir kız intihar etmiş.O günden sonra cep telefonunu hiç elinden bırakmamış.Devamlı birşeyler yazıp birine yolluyor.Geçenlerde merak ettim.Ouyurken gönderdiği numarayı aradım.Numara 3 ay önce iptal edilmiş.Gelen mesajlarda bir şiir var.Bu adam duygusalmı bilmem ama benim anladığım kadarıyla şiiri yazan çok duygusal biriymiş..........



bir gencin sevgisiz geçen 24 yılı


24 Yaşındaydı...
Okulunun en başarılı öğrencisiydi.Öyle çok iş teklifi almıştıki yaşamını,başarılı ve zengin bir iş adamı olarak geçirmesi garantiydi.Kendisini herkesten üstün görürdü,kimseyi beğenmezdi.Arkadaşları onun kırıcı olduğundan yakınırdı hep. AŞK onun için ayak bağıydı birini sevmenin düşüncesi bile itici gelirdi.Bir sabah kendini kötü hissetti,soluğu hemen doktorda aldı.Test üstüne test yapıldı ve teşhis kondu. KANSER...Doktor sadece birkaç aylık ömrün var dediğinde inanamadı.Oysa neler bekliyordu hayattan.Eve kapandı kimseyle görüşmüyordu.Bir gün televizyon izlerken bir söz dikkatini çekti.Filimde bir kadın kendisini terk eden sevgilisine (En Büyük Mutsuzluk Sevgisiz Bir Hayat Sürmektir) Bundan daha kötüsüde bu dünyadan sevdiklerine(Seni seviyoruM) demeden gitmek diyordu. Televizyonu kapattı ve düşündü,bugüne kadar hiç kimseye (Seni Seviyorum) dememişti ve bunu söylemek için o kadar az zamanı kalmıştıki.Fırladı yatağından,banyoya koştu günlerdir kesmediği sakalını kesti.En güzel kıyafetlerini giyindive dışarı çıktı önce okuluna gitti.Dersin ortasında sınıfa girince hem öğretmeni hemde arkadaşları şaşırdı.izin istedi öğretmeninden bir kaç şey söylemek için.
Yıllarca sizinle birlikteydik dedi.Ama ben hiç birinizle yakın olmadım.Çoğunuzu kırdım,aşığıladım lütfen beni bağışlayın.Sizi seviyorum sizi çok seviyorum.Okuldan çıktığında öylesine rahatlamıştıkikendisi bile şaşırdı.Demek bu kadar kolaydı .Demek böylesine sihirliydi.O Seni Seviyorum.Sözü yeniden eve döndü Annesi,Babasıve kardeşleri onu çok merak etmişlerdi ve her yeri ayağa kaldırmışlardı.Neredeydin diye sorduklarında(Sevginin Kuçağında) yanıtını verdi.Babasına,Annesine ve Kardeşlerine tek tek sarıldı hepsine yüzlerce kez Sizi Seviyorum dedi.Sonra kağıdı kalemi aldı eline ve şunları yazdı.
İnsanlara Seni Seviyorum demek için ölümü beklemenize gerek yok şimdi hemen şimdi başlayabilirsiniz.Başlayınki hayatınız güzelleşsin,zenginleşsin.Hem şimdi başlamasanız bir daha söyleme şansınız hiç olmaya bilir.Ertesi gün onu zor bir görev bekliyordu.Bu yazdıklarını o kısacık sürede bulabildiği her adrese gönderecekti.
Yatağına uzandı ve acılarına rağmen yaşamında hiç böylesine huzurlu uykuyaa ölüme daldı



 
 
Gunluk Burc
 
 

insanLari Ne kadaR dusuNurseN dusuN, OnLarin seNi o kadaR dusuNmedikLerini ogRendim.Her ne kadaR O'nu coK dusunseN vE gitmesiNi istemeseN De,yiNe gidebiLecegini ogreNdim.DiLin karsiNdaki gozLere kaRsi soyLeyemedigi sozLeri parmakLarin kolayLikLa yazabiLdigiNi ogreNdim....>Istemiyorum diyerekten yumdun gozlerini Ben agliyorum, sen ise uzgun Farkindayim Bir kenara attin butun duygularini Beni birakip gitmek istiyorsun Gitme demiyorum biliyorum gideceksin Buraya kadarmis demek yolun acik olsun.. AYRILIGA 4 KALA.. Bir an titredi ellerin Ellerin ellerimde gozlerin dalgin Sanki gitmek istemiyor gibisin Gideceksin biliyorum Aklimda bin bir soru Ve anlatmak istedigim onca yalvari$lar Susuyorum Elini cekiyorsun, uzaklasmandan korkuyorum Boynumu bukup gitmemeni diliyorum.. AYRILIGA 3 KALA.... SUCLAMALAR,pismanliklar basliyor Bunu daha iyi yapabilirdik Yada neden bu duruma geldik sorulari Tabiki cevapsiz kaliyor Basin one egik, kararlisin Gozyaslarimi saklayamiyorum Yanagim islak kalbim agriyor Bedenim buz gibi, gOzlerim kan agliyor.. AYRILIGA 2 KALA.... Buraya kadarmis birtanem dedin Eline Cantani aldin Yurudun uzaklara dogru Benim olmadigim yerlere dogru Gitmeni istemiyorum diye haykirdim... Simdi Yuregimden git diyorsun Olur birtanem giderim . Yollar boyle uzun Ask’lar boylesine vurgunken Giderim, son kez gozlerine bakamadan Giderim, son kez sarilamadan Uykusuz sabahlayarak. Pisman degilim Sevdim seni. Delice sevildim. Hayat seni yasamami istedi Yasadim.. Ama keske Yureginden giderken Olum beklemese basucumda. Yine de Yolun gulle, Yuregin sevgiyle dolsun..! Bir gun gelir odandan yanliz kalirsin dusuncelere dalarsin beni hatirla Bir gun bugulanmis pencereden yagan yagmurun sesini dinlerken huzunlu bir Ask sarkisi duyarsan ayrildigimizi hatirla ve yyine bir gun gelir kalbinde bir sizi Elinde bir bosluk duyarsan ; benim oldugumu hatirla.........

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol